Taşeron ve belediye şirket işçilerine kadro için açıklama geldi ve önerge TBMM’ye geldi.
Taşeron işçiler ile belediye şirket işçileri ve KİT taşeron işçilerine kadro ile ilgili son dakika haberi geldi. Bugün toplanan TBMM genel kuruluna söz konusu düzenleme geldi.
Burhanettin Kocamaz ve 20 milletvekili tarafından TBMM’ye getirilen kanun teklifine baktığımızda kamu kurum ve kuruluşları ile KİT ve belediyelerde kadro bekleyen taşeronların yaşadıkları sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi ve işçilere kadro verilmesi istendi.
Söz konusu kanun teklifini hazırlayan Kocamaz, şu ifadeleri kullandı:
“Değerli milletvekilleri, devlette kadrolu personelin yerini yavaş yavaş sözleşmeli ve taşeron personel almaya ve taşeron eleman istihdamı yeniden yaygınlaşmaya başlamıştır. Atamalarda ve işe alımlarda liyakat kavramı tamamen ortadan kalkmıştır.
Kamuda aynı yerde aynı işi yapan 3 kişiden birisi taşeron, birisi sözleşmeli ve diğeri de kadrolu olarak çalışmaktadır. Aynı işi yapmalarına rağmen her 3’ünün de maaşları ve sosyal hakları birbirinden farklı hâle gelmiştir. Bunun yanında vergi dilimleri yükselmiş, çalışanlar için vergi yükü iyice ağırlaşmıştır. Sendikasız ve kadrosuz çalışan sayısı her geçen gün artmaktadır. Bu durum ve maaş farklılıkları ülkemizde iş barışını tamamen ortadan kaldırmıştır. Ülkemizde aralarında KİT’lerin de bulunduğu yaklaşık 69 kurumda görev yapan taşeronlar kadroya geçebilmek için Türkiye Büyük Millet Meclisinde kendileri için yeni bir düzenleme yapılması konusunda talepte bulunmaktadırlar. Hepinizin bildiği gibi 2018 yılında taşerondan kadroya geçiş konusunda 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle düzenlemeye gidilerek kamu kurum ve kuruluşları ile belediyeler başta olmak üzere, KİT’lerde görev yapan yaklaşık 900 bin taşerona belediye şirketlerinde kadro verilmiş ve böylece Türkiye’de taşeronlaşmaya son verilmişti. 2018 yılında yapılan düzenlemede 696 sayılı KHK’de kapsam dışı yapılan kamu kurum ve kuruluşlarının yemekhane, temizlik, güvenlik, bilgi işlem, laboratuvar bölümlerinde çalışan taşeronlar, KİT’lerde taşeron olarak görev yapan işçiler ve belediye çalışanı taşeronların bir kısmına kadro verilmemiş ve binlerce taşeron personel bugüne kadar mağdur edilmiştir. Hizmet alım sözleşmesine göre istihdam edilen bazı taşeronlar kadro konusunda kapsam dışı bırakılmış, 2018 yılında kadro verilmeyen taşeron işçilere geçen yıllar içerisinde her geçen gün yenileri eklenmeye başlanmıştır. Şoförler, zabıtalar kısacası her meslek grubundan vatandaşımız kamu kurum ve kuruluşlarında taşeron olarak çalışmaya başlamıştır. Aile hekimlikleri bünyesinde kadrosuz bir şekilde çalışan personel de Hükûmetten kadro beklemektedir. Belediye şirket işçileri ve geçici işçi kadrolarına atanan, ayrıca işlerine son verilen belediye işçileri ile KİT’ler, özel bütçeli kuruluşlar, çağrı merkezleri, hastane, bilgi işlem birimlerinde görev yapan ve kadroya alınmayan işçilerin mağduriyeti hâlen sürmektedir.
Taşerondan kadroya geçemeyen personele de seçim öncesi dönemin Çalışma Bakanı tarafından kadro sözü verilmiştir. Taşeronlara verilen bu söz ne yazık ki Hükûmet tarafından bugüne kadar yerine getirilmemiştir. Ülkemizde kadrolar bu dönemde ne yazık ki hep seçimden seçime verilmeye başlanmıştır. Hükûmet her şeyden önce bu uygulamadan vazgeçmelidir. Kadro geciktikçe taşeron işçilerin sorunları ve mağduriyetleri de artmaktadır. Taşeronlar seçim öncesi kendilerine Hükûmet tarafından verilen kadro konusundaki sözlerin tutulmasını talep etmektedir. Başta Mersin Büyükşehir Belediyesi olmak üzere Hükûmetin belediye şirketlerinde kadro verdiği işçilerden bir kısmının işine maalesef son verilmiştir. Sadece siyasi saiklerle işten çıkarılmış bu işçiler de yeniden işe başlatılmalı, mağduriyetleri giderilmelidir.”
AK PARTİLİ YEĞİN’DEN DE AÇIKLAMA
Söz konusu teklif üzerine söz alan AK Partili Orhan Yeğin taşerona ve belediye şirket işçilerine kadro ile ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Önergeyi okurken dikkatimi çekti ‘Taşeron eleman istihdamı yeniden yaygınlaşmaya başlamıştır’ deniliyor. Hâlbuki, biz taşeron çalışmayla ilgili düzenlemeyi yaptığımızda, bundan sonra kamuda taşeron personel olmaması için de bir düzenleme yaptık ve o günden itibaren kamuya alınan bütün personel 4/D işçi kadrosu statüsünde ve tek elden ilana çıkarak yani insanlar kurum kurum araştırmasınlar “O kurum birini alıyor mu?” “Bu kurum birini alıyor mu?” diye akşamlara kadar internette ilan araştırmasınlar diye tek merkezden, İŞKUR üzerinden ilan edilen ve başvurulan bir sistemle kamuda yeni dönemde artık işçi çalıştırılır hâle geldi. ‘Çalışanların vergi yükü iyice ağırlaştırılmıştır’ denilmiş. Biliyorsunuz, burada bir düzenleme yaptık, asgari ücretten vergiyi kaldırdık, hatta bütün ücretlerin asgari ücrete kadar olan miktarından da vergiyi kaldırmak suretiyle aslında çalışanların kazançları üzerindeki vergi yükünü de hafiflettiğimiz bir dönemi hep beraber yaşadık. ‘Belediyede çalışanların tayin hakları yok, terfi hakları yok’ dedi.
Belediye şirketlerinde çalışanların her birinin tayin hakkı, terfi hakkı o…
Yani şöyle: Belediye şirketinde çalışan birinin de belediyede farklı şirketlerde yönetici olarak atanma imkânı vardır.
– Mesela, sizin partinizin yönettiği, partililerinizin olduğu belediyelere baktığımız zaman Belediyelere baktığınız zaman eşini, kızını, damadını yönetici atayan belediye başkanlarınız da var.”
Söz konusu teklif oylamaya sunuldu.
Meclis genel kurulunda yapılan oylama sonucu teklif, çoğunluğun oyları ile reddedildi.
10 yıldır belediye personeli olarak çalıştım. 2018 yılında kadro adı altında bize sunulan kadro değildi. Bunu yaparak üstüne bizi zarara soktular. 3 4 ay önceden kademeli maaş düşüşüne geçildi. Zorla sözleşme dışında ayrı bir sözleşme imzalattırıldı. Geçmişe dönük için mahkemeye gittim ve mobbing uygulandı. Filistinin başına gelenler bu ülkenin başına gelse ve bir tek akpnin buna müdahale edeceğini bilsem bile oy vermeyeceğim. Seçim öncesi vedat bilgin söz vermişti. Seçimden sonra verilen sözler vaatler kimlere aitse değişikliğe gitti. Bundan sonra kesinlikle iktidara oy yok. Ve zerre kadsr kuşkum yok tüm belediye çalışanları da oy vermeyecek. Seçimde bunun iktidarı nasıl etkilecegini görecez Allahın izniyle.